İki Deli Bir Araya Gelince Ne Olur?

İki deli bir araya gelince ne olur? Delilik katlanır, zır delilik mi olur? Yoksa biri daha deli kabul edilip onun yanında diğeri akıllı sınıfına mı geçirilir? Deli nedir, delilik nedir? Biraz sıra dışı olana neden deli denir? Sanatın delisi olur mu? Deliden sanatçı olur mu? Delirmeyen sanatçı olur mu? Sanat ile deliliğin alakası olur mu? Sanata deli saçması diyen olur mu? Delilik sanatla iyileştirilebilir mi? Sanat deli işi mi? Deli aslında akıllı mı? Akıllı deli olur mu? Delinin akıllısına sanatçı mı denir? "Saçmalamayın ya, bunun nesi delilik" diyen olur mu? Ya da asıl "saçmalamayın ya, bunun nesi sanat" diyen olur mu? Bunu diyene akıllı denir mi? "Ay deliricem vallahi" diyen delirir mi? Ben delirdim mi?

İki Deli Bir Araya Gelince Ne Olur?
İki Deli Bir Araya Gelince Ne Olur?

İki deli bir araya gelince ne olur? Delilik katlanır, zır delilik mi olur? Yoksa biri daha deli kabul edilip onun yanında diğeri akıllı sınıfına mı geçirilir? Deli nedir, delilik nedir? Biraz sıra dışı olana neden deli denir? Sanatın delisi olur mu? Deliden sanatçı olur mu? Delirmeyen sanatçı olur mu? Sanat ile deliliğin alakası olur mu? Sanata deli saçması diyen olur mu? Delilik sanatla iyileştirilebilir mi? Sanat deli işi mi? Deli aslında akıllı mı? Akıllı deli olur mu? Delinin akıllısına sanatçı mı denir? "Saçmalamayın ya, bunun nesi delilik" diyen olur mu? Ya da asıl "saçmalamayın ya, bunun nesi sanat" diyen olur mu? Bunu diyene akıllı denir mi? "Ay deliricem vallahi" diyen delirir mi? Ben delirdim mi?

RE/MAX Pasha ART Ağustos ayında sıra dışı bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Bodrumlu iki sanatçı; Okan Ataç ve Yiğit Tan Özpay bir araya gelip özgürce yarattıkları özgün işlerini 8-31 Ağustos tarihleri arasında "İkili Delilik" başlığı altında RE/MAX Pasha ART Bodrum sergi salonunda sergileyecekler.

Sanat tarihçi-yazar sayın Göknur Gürcan'ın deyişi ile renkçi bir tavırla yapar resimlerini 1962 doğumlu Okan Ataç. Yazara göre bu tavır bazen, teknik bir yaklaşım ya da bir araştırmadan çok, sezgisel bir rastlantısallık içeriyormuş gibi görünse de sağa sola rastgele dağılıyormuş izlenimi veren renk tabakaları, modern dünyanın başat sorunu olan insan ilişkilerini temel alır. Ataç'ın soyut fon oluşturduğu figürleri, hemen göze çarpmaz ya da tuvalin merkezine konumlanmış. Onlar, dikkat çekmek istemeyen, hatta istese de bunu başaramayan vasat insanlardır. Ama, bu vasatlıkları bir tercihten çok, maruz kalmıştık gibi durur. Okan Ataç'ın yalnızları çok istemese de kendine ya da bir başka yalnız bedene sığınır. Ataç, yalnızca figür yapmaz. Kimi zaman geniş kimi zaman küçük renk alanlarıyla yarattığı soyut mekanlar da yaratır.

Kültür tarihçisi sayın Sadık Türksavaş ise Okan Ataç’ın yaşamı olumlayan dünyasında ışıltılı bir coşku ile taşan renkler ve biçimlerin umutsuzluğa kapılarak kararmış ruhları adeta bir rüzgâr etkisi ile savurduğunu söyler. O’nun dünyasında varoluş bir varlıklar harmonisidir. Öznenin varlığı bu harmonik devinim içinde bağımsız bir birey olarak hiç görülmez. Bu dünyadaki renkler kusursuz bir yeryüzü yaşamını geri çağıran bir hasretin dokunuşları gibidir adeta. Coşkun renklerden yansıyan yaşam aynı anda tek bir dili konuşuyor gibidir Bir akarsuyun müziğine kapılarak kanatlanan bir ruhun dilidir sanki bu dil. Bu dünyadan, en eski bahçenin en eski ağacında asılı olan ve henüz kirlenmemiş olan bir doğanın rengârenk kokusu yayılır sanki. Bu koku yaşamın zenginliğinin tek bir yaşamda temsil edildiği ortak bir pınardan kaynaklanmaktadır. Sevinç çığlıkları atan bu renkler dünyasında, ölüm bile yaşamın en üst makamıdır.

Okan Ataç. 1981 yılında grafik ile başladığı sanat yolculuğunun yönünü, 1993 yılında tamamen resme çevirmiş. Halen 2003 yılında yerleştiği Bodrum’ daki atölyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

"Kabaktraş" lakaplı Yiğit Tan Özpay ise 1964 Ankara doğumlu bir heykeltraş. Asma kabaklarını bir sanat nesnesine dönüştürerek yaptığı hayvan figürlü eserleri ile herkesi kendisine hayran bırakmakta. Bodrum'a yerleştikten sonra sanatında farklı bir bakış açısına kavuştuğunu belirten sanatçı; verdiği bir röportajında şunları söylüyor;

"Kabak beni seçti, ben kabağı seçmedim. Birden bire karşıma çıktı. Aldım, koydum önüme, günlerce ben ona baktım, o bana baktı. Ne yapacağımı bilemedim aslında. Sonra birden bire kabağın içinde kuşlar, balıklar falan görmeye başladım. Öyle bir hevesle çalıştım, daha sonra çeşitli malzemelerle gagasını yapmak epey zamanımı aldı fakat çok zevkli."
Torba mahallesindeki evini adeta bir heykel atölyesine dönüştüren sanatçının doğadan esinlenerek ürettiği eserleri büyük beğeni toplamakta ve pek çok ünlü ismin bahçelerini süslemekte.

RE/MAX Pasha ART Bodrum olarak bu iki üstün nitelikli sanatçının; Okan Ataç ve Yiğit Tan Özpay'ın farklı ve çılgın sergilerine ev sahipliği yapmaktan gurur duymaktayız. 8 Ağustos Çarşamba günü saat 19:00 da bir kokteyl ile açılacak olan "İkili Delilik" 31 Ağustos tarihine kadar pazar hariç her gün saat 10:00 - 19:00 arasında gezilebilir.